Mersin'in Silifke ilçesinde 1936'da dünyaya gelen sanatçı, 47 yılı aşkın süren sanat yaşamında oratoryo, opera, operet ve müzikli oyun 30'dan fazla eserin başrolünde yer aldı, kendisi için bestelenen veya düzenlenen eserlerin de dahil olduğu birçok eseri ise dünyada ve Türkiye'de ilk kez seslendirdi.
Münir Nurettin Selçuk'un Türk Müziği Konservatuvarında öğrencisi olan sanatçı,1962'de korist olarak girdiği İstanbul Şehir Operası'nda 1965'te solist oldu ve 1970'te kapanıncaya kadar da baştenor olarak görevini sürdürdü. 1980'de "Deutsche Oper Berlin"de bir süre çalışan Uras, ünlü orkestra şefleri ve Leyla Gencer'le opera eğitimini sürdürdü.
Türkiye'deki etkinliklerinin yanı sıra, Avrupa'nın birçok ülkesinde opera, resital, senfonik konser ve oratoryo performanslarında yer aldı. Başta Otello, Aida, Il Travatore, Andre Chenier, Turandot, Carmen, Cavalleria Rusticana ve I Pagliacci operaları olmak üzere 30'un üstünde başrol oynadı.1992'den beri İTÜ Devlet Konservatuvarı'nda Öğretim Görevlisi olarak çalışan Uras, Tosca'dan Heybeli'ye, Tura Şarkıları ve Yunus Emre albümlerinin kayıtlarında yer aldı.
Sanatçı, 1973'de katıldığı İstanbul Devlet Operası'ndaki görevini 2003 yılında bırakarak emekli oldu.
1973’ten 2003’e kadar, tam otuz sene boyunca İstanbul Devlet Opera ve Balesinde tenor ses için yazılmış hemen hemen tüm önemli rolleri seslendirdi Erol Uras. Başrolde oynadığı eser sayısı 30’un üzerindeydi. ‘Othello’, ‘Aida’, ‘Il Trovatore’, ‘Turandot’, ‘Carmen’, ‘Maça Kızı’, ‘Cavalleria Rusticana’, ve ‘I Pagliacci’ bunlardan sadece birkaçı…
Türk musikisi de Erol Uras’ın hayatında önemli bir yere sahipti. Yaşamında operadan önce Türk musikisi vardı ve çok da seviyordu bu müziği. Kim bilir belki de o özgün ve renkli yorumunda Türk musikisi geçmişinin de katkısı vardı. Klasik opera tekniğini etkilemesin diye uzun zaman Türk müziği şarkıları icra etmedi, bununla birlikte türküleri çoksesli olarak yorumladığı konserler verdi.
Artık tekniğini etkilemeyeceğini düşündüğü noktada Türk müziği eserlerini de seslendirmeye başladı. 1993’te kurduğu bir kadınlar orkestrasıyla İstanbul üzerine Türk ve Batı müziği eserleri seslendirdi. Bu proje çok sevildi ve aynı konseptte pek çok konser verdi. Berlin’de verdiği ‘Tosca’dan Kalamış’a konseri çok ses getirdi. Akabinde İş Bankası katkılarıyla ‘Tosca’dan Heybeli’ye albümü yayımlandı.
Emekli olduktan sonra da zaman zaman başrolde yer almaya devam eden sanatçı, Tango Turco adlı bir albüme de imza attı.
12 Nisan 2021 akşamı 85 yaşında koronavirüs hastalığından vefat etti.
0 Yorum:
Yorum Gönder