Lima, bir Güney Amerika ülkesi olan Peru'nun başkentidir. Büyük Okyanus kıyısında bir liman olan Callao'dan 12 km içeride Rimac nehri üzerinde kurulmuştur.
Peru'nun siyaset, endüstri ve bilim merkezi olan Lima, krallar'ın şehri olarak tanımlanmıştır. Çünkü bu şehrin kurulacağı yer, Peru'da her yıl 6 Ocak'ta kutlanan Krallar Şenliği sırasında belirlenmiştir.
Yeraltı mezarlarıyla ünlü San Francisco Kilisesi günümüze kalan nadir eserlerden biridir.
Lima özellikle havacılıktaki telsiz iletişiminde kullanılan "NATO Alfabesi" kapsamında "L" harfininin kodudur.
Lima’nın Tarihi
Lima’nın yüzyıllar
boyunca afet derecesinde büyük depremlerle, kolonizasyonla, baltalanmış bir
tarihi var ama ülke her seferinde de küllerinden yeniden doğmayı başarmış.
Pachacamac kazı
alanından elde ettikleri bilgiler, Kristof Kolomb ve diğer İspanyol
istilacılarından önce Lima’nın dini bir merkez olduğuna işaret ediyormuş. O
dönemde burada kabile kabile Latin Amerika yerlileri yaşıyormuş. Daha sonra
hepsi 15. yüzyılda İnka Uygarlığı çatısı altında birleşmişler.
1532’de Francisco Pizarro önderliğindeki kafile “Yeni Dünya”yı keşfediyor. 3 yıl sonra 180 adamla buraya tekrar dönüp fetihe başlıyor. 10 ile 16 milyon nüfuslu Inkaları sadece 180 adamla (detaylarını Peru tarihi yazımızda bulabilirsiniz) yenince, “Ciudad de los Reyes” adını verdiği Lima’ya vali olmuş.
1532’de Francisco Pizarro önderliğindeki kafile “Yeni Dünya”yı keşfediyor. 3 yıl sonra 180 adamla buraya tekrar dönüp fetihe başlıyor. 10 ile 16 milyon nüfuslu Inkaları sadece 180 adamla (detaylarını Peru tarihi yazımızda bulabilirsiniz) yenince, “Ciudad de los Reyes” adını verdiği Lima’ya vali olmuş.
1543’te Lima, Peru
Genel Valiliği başkenti ve kraliyet mahkemesinin merkezi olduktan sonra prestij
kazanmaya başlamış. Daha sonraki yüz yıl içinde de Amerika Kıtası’nın geri
kalanı, Avrupa ve Uzak Doğu ile yaptığı ticaretle git gide gelişmiş.
Gelişimi boyunca
korsanların (kimisi devlet destekli, kimisi bildiğiniz korsan) cirit attığı
yerlerden biri olmuş. Bu nedenle, şehri Pasifik Okyanusu’ndan gelebilecek
tehditlerden korumak için 1684-1687 yıllarında kıyıdan surlarla çevirmişler.
1746 yılında,
Surlar ve Callao Limanı şiddetli bir depremde yerle bir olmuş ve şehir büyük
zarar görmüş. 18. yüzyıl boyunca şehrin yeniden inşaa süreci devam etmiş. Bu
dönemde şehirde birçok Barok kilise ve malikaneler (casonas) yapılmış. İnşaaya
sıfırdan başlayan şehir ekonomik gücünü ve açık denizlerde ticaretteki
tekel kontrolünü büyük ölçüde kaybetmiş. Buenos Aires gibi rakiplerinden geri
kalmış.
1800’lerin başında
Latin Amerika’da İspanyol yönetimine karşı bağımsızlık savaşı başlıyor. Önce
Arjantin, daha sonra Şili ve son olarak 1820’de Peru’ya gelen General José
de San Martín önderliğindeki özgürlük orduları Lima’yı denizden kuşatıyor.
1821’de İspanyollar Lima’dan çekilip, dağlara geriliyorlar.
1824’te Peru
bağımsızlık kazandıktan sonra Lima, Peru Cumhuriyeti’nin başkenti oluyor. Fakat
ekonomik durgunluk ve siyasi kargaşalar kentsel gelişimi baya sekteye uğratmış.
Bu düşüş 1850’lerde gübre ihracatı sayesinde kamu ve özel gelirlerin artmasıyla
sona ermiş. Şehir çok hızlı gelişmeye başlamış. Bu da nüfusta çok büyük gelir
uçurumları yaratmaya başlamış.
1879’da tam Lima
belini doğrultmaya başlarken Şili ve Peru arasında Pasifik Savaşı patlak
veriyor. 4 sene süren savaş sırasında Lima büyük yıkım ve yağma yaşıyor. Şili
birlikleri kütüphaneler ve müzelerdeki değerli kamu mallarını ve zenginlerin
özel eşyalarını ülkelerine kaçırıyorlar. Savaş sonrasında şehrin bir kez daha
yeniden inşa edilmesi gerekiyor. 1890-1920 yılları arasında yeniden inşaa,
şehir planlaması ve büyüme dönemine giriliyor. Şehrin bugünkü planlaması bu
dönemden kalma. Şehre yukardan bakınca, matematik defterine benziyor. Paris’ten
esinlenerek büyük bulvarlar ve ızgara plan sokaklar yapılıyor.
1940’da bir deprem
yine şehri yerle bir etmiş. Ama aldığı göçlerle şehir büyümeye devam etmiş.
Özellikle 1980’lerde And Dağları bölgesinde yoğunlaşan terör insanları Lima’ya
sığınmaya mecbur bırakmış. Gecekondulaşma başlamış, suç artmış, şehir bir çöküş
yaşamış. Hala da sancıları devam ediyor.
1992’de Lima modern
tarihinin en karanlık zamanlarını yaşamış. Gerilla haraketi yürüten Peru
Komünist Partisi, Sendero Luminoso (Shining Path yada Işıklı Yol) terör örgütü
şehirde birçok terör olaylarına, ölümlere ve çatışmalara neden olmuş. O dönemde
Peru güvenlik güçleriyle gerillalar arasında yaşanan çatışmalarda 70 bine yakın
kişinin öldüğü tahmin ediliyor.
Bugün ise, iyi
çalışan, hizmet veren belediyeler, ekonomik kalkınma ve yılların getirdiği
küllerinden doğma refleksi sayesinde Lima, birçok alanda hem Peru’nun hem
de Güney Amerika Kıtası’nın en önemli metropollerinden biri.
Lima Hakkında Genel Kültür
Lima’ya İsmini Veren Kahin
Etimolojik olarak
Lima, eski İspanyolca metinlere göre burada yaşayan yerlilerce Itchyma
olarak anılıyormuş. 15. Yüzyıldaki İnka Uygarlığı hakimiyetinden önce burada
ünlü bir kahin yaşıyormuş. Ziyaretçilerinin kahine koydukları isim Keçuva
dilinde Limaq yani konuşan demekmiş. Daha sonra bu kahinin yeri,
bölgeyi fetheden İspanyollar tarafından yıkılıp kiliseye çevrilmiş ama kahinin
vesayeti bölgeye ismini vererek yaşamaya devam etmiş.
Bir şehir olarak Lima,
1535’de “Krallar Şehri” olarak kurulmuş. Fakat bu isim fark edeceğiniz gibi pek
tutmamış. Eski haritalarda hem Lima hem de Krallar Şehri bir arada
kullanılıyormuş.
Lima,
Chillón, Rímac and Lurín Nehirleri arasında kalan 800 km2 lik
çöle kurulmuş. Dağlarla çevrili şehir, Pasifik Okyanusu’nun hemen dibinden
yükselen dik falezlerin üzerine kurulu ve denize paralel yamaçlarıyla ünlü.
Lima’da İklim
Gelelim Lima’nın
havasına. Buranın ılık ve sıcak arası gidip gelen bir havası var. Tropikal
kuşakta ve çöl bir alanda olmasına rağmen Pasifik Okyanusu’ndan gelen soğuk su
akımının yarattığı serinlikle biraz olsun rahatlıyor. Sıcaklıklar genelde tüm
yıl boyunca ne 14 derecenin altına düşüyor ne de 30 derecenin üstüne
çıkıyormuş. İki ana mevsimi var. Biri Aralık-Nisan arası yaz, diğeri de
Haziran-Ekim arası kış. Arada kalan aylar da iki ana mevsim arası geçiş ayları.
Sabahları bazen sahil tarafı sisli olabiliyor. Yazın gün batımı kırmızı,
turuncu, pembe tonlarında çok renkli olduğundan Limalılar bu duruma “cielo de
brujas” yani “cadıların gökyüzü” adını takmışlar. Burası dünyada
Kahire’den sonra en kuru ikinci başkentmiş.
Lima’nın Nüfusu & Demografisi
Peru nüfusunun %29 ‘u
Lima’da yaşıyor. Nüfusunun etnik dağılımı ise çok çeşitli.
Mestizolar yani yerli ırk ve Avrupa ırkının melezi kişiler : %60
Avrupa kökenli: %15
Asya kökenli: %8 (Tüm Latin Amerika’daki en yoğun Çinli nüfusu buradaymış!)
Yerli ırk: %14
Afrika kökenliler: %3
Mestizolar yani yerli ırk ve Avrupa ırkının melezi kişiler : %60
Avrupa kökenli: %15
Asya kökenli: %8 (Tüm Latin Amerika’daki en yoğun Çinli nüfusu buradaymış!)
Yerli ırk: %14
Afrika kökenliler: %3
2014 yılı verilerine
göre Lima’nın nüfusu 9,752,000.
Ekonomi
Lima Peru’nun
endüstriyel ve finansal merkezi. Tüm Peru’nun Gayri Safi Milli Hasılasının
yarısını Lima tek başına sağlıyormuş. Hizmet sektörünün çoğunluğu da burada
toplanmış. Lima Güney Amerika Kıtası’ndaki en geniş ihracat ve kargo ağına da
sahipmiş. Gelişmiş kargo ağına mı DHL’e mi kabahat bulmak lazım bilmiyorum
ama İstanbul’dan bize Lima’ya yollananlar 2 gün geç geldi. Callao
Limanı, hem balıkçılık hem de ticaret anlanında Güney Amerika’nın en
gelişmişiymiş. Bu limandan en çok ihracatı yapılan ürünler yağ, çelik, çinko,
pamuk, gümüş, şeker ve kahveymiş.
Lima’da ciddi bir
sosyo-ekonomik anlamda da uçurum var. Nüfusun %82 si aylık 615 USD ve altı
maaşla geçiniyormuş.
Mimari
Lima, Avrupa, And
Dağları, Asya ve Afrika kültürlerinden fazlaca etkilenmiş. Özellikle
sömürgecilik, göçler, ve yerli kültürler burayı çokkültürlü bir merkez haline
getirmiş. Tüm bu özellikleriyle Lima’nın şehir merkezi olan tarihi Cercado
de Lima bölgesi, 1988 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Miras
Listesi’ne alınmış. San Francisco Manastırı, Valilik Binası, Lima
Katedrali, Santo Domingo Manastırı, Torre Tagle Sarayı bu bölgede koruma
altındaki bazı önemli yapılar.
Tüm “Yeni Dünya’nın”
en eski üniversitelerinden biri olan ve sömürgeci İspanyol rejimi sırasında
kurulmuş 1551 tarihli National University of San Marcos burada bulunuyor.
Lima şehir dokusu açısından
değerlendirildiğinde karışık denebilecek bir mimari tarza sahip. İspanyol
Sömürgecilik Dönemi, Barok ve Neo-Klasisizm etkilerinin görüldüğü balkonlarıyla
meşhur erken sömürgecilik dönemi mimarisinden, Fransız tarzı Neoklasikten
Art-Nouveau’ya geçen bağımsızlık sonrası dönem mimarisinden ve 1960’lar modern
mimarisinden yapılar var. Elbette 21. yüzyılın gökdelenlerini de unutmamak
gerek. Ayrıca Lima’da birçok büyük güzel park da var.
?
Lima’da Mutfak
Lima, İspanyol ve
sömürgecilik dönemi kültürlerinin batılı ve oryantal pişirme pratiklerinin
karışımından oluşan mutfak kültürüyle “Güney Amerika Kıtası’nın Gastronomi
Başkenti” ünvanına da sahip. Son yıllarda uluslararası bilinirliğe sahip
restoranların yanı sıra Lima’dan çıkma Peru kahvesi ve çikolatası da isim
yapmaya ve ödüller almaya başlamış. 2014 yılında Lima’dan Central 15.
sıradan, Astrid & Gaston 18. sıradan mutfak sanatlarının en prestijli
sıralaması olan Dünyanın En İyi 50 Restoranı arasına girmiş. 2008’den beri
Lima’da gastronomi kültürü her sene Eylül ayında yapılan Latin Amerika’nın en
büyük yemek festivali olan “Mistura” ile kutlanıyormuş.
Lima’da Şehir hayatı
Şehrin Kuzey ve Güney
uçlarında Lima’nın restoranlar, barlar, gece klüpleri ve otellerle dolu
plajları yer alıyor. Yaz aylarında buralar dopdolu oluyormuş (biz o halini
göremedik). Lima’da klasikten moderne, deneyselden performans odaklıya canlı ve
aktif bir tiyatro kültürü var. Müzeler bakımından da Lima, tüm ülkenin en
zengini.
Turizm
Bugün Lima, UNESCO
koruması altındaki tarihi yerleri, gece hayatı, yerel ve uluslararası
gastronomi ağı, müzeleri, geleneksel ve çağdaş festivalleri, sanat galerileri
gibi tüm bu özellikleriyle bir turist çekim merkezi.
Lima son yıllarda
önemli etkinlikerin de merkezi haline geliyor. 2013’te Lima, 2019 Pan American
Games’in düzenleneceği şehir olarak seçilmiş. Ayrıca 2014’te Birleşmiş
Milletler İklim Değişikliği Zirvesi’ne ev sahipliği yapmış.
0 Yorum:
Yorum Gönder