Güzel Bir Hafta Sonu Dileriz

Kısa Kısa'da yeni bir Hikaye

Yolunacak Kaz?..

Sağlıcakla Kalın

×

















SON YAZILAR :
Loading...


28 Mart 2022

Mete Han

Mete, Mao-tun veya Mo-tun (MÖ 234 - MÖ 174), MÖ 209 - MÖ 174 arasında hüküm sürmüş Büyük Hun İmparatorluğu hükümdarıdır. Oğuz Kağan Destanı'ndaki Oğuz Kağan ile aynı kişi olduğu düşünülmektedir. Babası Teoman'dır.*


Adı

Mete'nin adıyla ilgili çeşitli araştırmacılar farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Çince'nin orta döneminde mòdùn (冒頓 is /mək-twən/ şeklinde söylenmekteydi. Kısaca, Eski Çince'deki bu adın manası Türk dilleri ve Moğol dilleri ile Farsçada söylenen bagtur, Orta Asya Türkçelerindeki şekliyle bagatur (manası "bahadır, kahraman"). Bazı araştırmalarda Motun olarak da bilinir. Ayrıca çağdaş Macar (Hun soyundan) dilinde de bátor, veya daha eski şekli olan batur, ayrıca Türkmence'de "Batır" ve "Bahadır", Tuva Türkçesi'ndeki şekliyle maadır (kahraman) kullanılmaktadır. Türk dillerinde de bag, bek, bay, bey, bəy (manası "efendi" veya "lord"). Araştırmacı Clauson'un önerisine göre İran dillerinden olması mümkün görülmemektedir, Kendisi de Xiongnu adını ve unvanını incelemektedir.

Metehan'ın Kağan Olması

Çin kaynaklarında anlatılan bir olaya göre, Asya Hun İmparatorluğu'nun kurucusu olan Teoman, oğlu Metehan yerine üvey annesinin etkisiyle Metehan'ın üvey kardeşi olan diğer oğlunu tahta çıkarmak istedi. Törelerine göre Türk hatundan olan, has bir Türk'ün tahta geçmesi gerekiyordu.[kaynak belirtilmeli] Metehan'ın üvey annesi Çinliydi ve Çinli kadından olan çocuk tahta geçemezdi. Bu sebeple üvey annesi, Metehan'ın babasını doldurdu ve Mete Han'ı komşu kavim olan Yüeçiler'e (Yuezhi) rehin olarak gönderdi. Babası, ardından Yuezhi'lere savaş ilan ederek Mete Han'ı öldürtmek istedi. Mete, babası Teoman Yuezhi'lerin topraklarına girmeden Yuezhi'lerin elinden kaçtı. Babası bu kadar zorlukları atlatmasının ardından hakkını vermek için emrine on bin çadırlık bir birlik verdi. Sonunda da Mete öz babasını, üvey annesi ve kardeşlerini öldürüp kağan oldu (MÖ 209).

Ok hikâyesi

Pek çok konar-göçer kavmin kullandığı çavuş oku adı verilen ıslıklı okun mucidinin Mete olduğu kabul edilir. Çin kaynaklarına göre eğer okunu bir yöne yöneltirse emrindeki askerlerin hepsi o hedefe ok atarak hemen yok ederdi. Bir gün okunu en sevdiği atına çevirdi. Askerlerinden bazıları tereddüt etti. Bunun üzerine okunu sırayla tereddüt edenlerin üzerine çevirdi. Atına ok atmakta tereddüt eden askerlerinin hepsi atılan oklarla öldürüldü. Böylece küçüklükten beri oynadığı okunu hedefe çevirme oyunu emirlerinin tartışılmazlığını da perçinledi. Bir gün emrinde demir disiplini ile yetiştirdiği 10 bin askeri varken okunu ava çıkan babasının üzerine çevirdiğinde askerlerinden hiçbiri tereddüt etmedi. Böylece Teoman öldürüldü.

Hun'un (Hiung-nu) yükselişi

Mete önce, Hunlardan toprak talebinde bulunan doğu komşuları Donghu üzerine yürüdü ve onları ağır bir yenilgiye uğrattı. Yapılan anlaşma ile Donghular; her sene sığır, at ve deveden oluşan bir vergi ödemeyi kabul ettiler ve M.Ö. 208 yılında da Hun hakimiyetine bağlandılar.

Donghu'yu yendikten sonra, Moğolistan'ın kuzey kesiminde yaşamakta olan Tunguz gibi halkları da içine kattı. M.Ö. 177-165 yılları arasında Hunların güney batısında, Tanrı Dağları ile Kansu arasında yaşayan Yüeçilerin üzerine seferler düzenledi. M.Ö. 203'te Yüeçiler'i mağlup ederek kendi toprağına kattı.

Ordos'da hakim olmaya çalışan Tahin Türklerini yendi. Çin üzerine sürekli seferler düzenleyerek Sarı Irmak'ın güneyindeki kaleleri egemenliğine aldı. Bu zaferlerle, sonradan Hunlara büyük gelirler getirecek önemli ticaret yollarının kontrolüne sahip oldu.

Bölgede yaşayan Moğol, Tunguz ve Türk vd. Altay kavimlerini egemenliği altına alarak askerî ve stratejik olarak daha güçlü bir hâle geldi.

M.Ö. 200'de Çinli Han Hanedanı imparatoru Gaozu'nun (Gao-Di) 320.000 kişilik ordusunu Baideng'te (bugünkü Datong, Şanşi) Peteng Kalesinde kuşattı. Gaozu (Gao-Di) Mete'nin eşine hediyeler gönderdi ve Mete'nin, kuzey eyaletlerini Hunlara bırakma ve yıllık vergi ödeme gibi bütün şartlarını kabul etti; böylelikle kuşatmadan çıkmasına müsaade edildi. Gaozu, başşehri Çang'an'a (bugünkü Şian) dönebildiyse de Mete arada bir Han'ın kuzey sınırını tehdit etmiş ve nihayet M.Ö. 198'de Gaozu barış istemiş, Han prensesinin Tanhu'nun eşi olması ve yıllık haraç ödeme şartlarıyla barış antlaşması imzalanmıştır.

Han Hanedanıyla akrabalık

Qin ve Chu ile yıllar süren mücadelenin ardından Han imparatoru olan Liu Bang (Gaozu), Baideng'da Mete karşısında zor duruma düşünce, yorgun ordusunun Hunlarla baş edemeyeceğini farketmişti. Akrabalık (和亲) ilişkisi kurmak amacıyla, bir prensesi yüklüce hediyeyle birlikte Hun sarayına gönderdi.

Liu Bang MÖ 195'te ölür, karısı Lü Hou imparatoriçe olur. MÖ 192'de Mete Lü Hou'ya mektup göndererek kaba bir üslupla evlenme teklif eder. Ülkesinin içinde bulunduğu koşullarda Hunlarla bir çatışmayı göze alamayan imparatoriçe, uğradığı saygısızlığa karşın bir mektup yazarak Mete'ye bir prenses gönderir. Çin kaynaklarına göre, Lü Hou'nun davranışı karşısında pişman olan Mete, imparatoriçeden bir mektupla özür dilemiştir.

Çin savaşından sonra, Mete,Yüzehi ve Wusun'u Hun'un köleleri olmaya zorladı.

Saltanatı boyunca çoğu halklar Hun idaresi altına girdi. Onların tümünü, steplerin bütün göçebe atlı okçularını bir imparatorluk altında birleştirdi. Göçebe tebaalarından başka Mete ayrıca Tarım Havzası'nda kendisine bağlılık yemini eden vaha şehir devletleri kurdu. Onun hem askeri hem de idari yapılanması sonradan birçok merkezi Asya halklarında ve devletlerinde uygulandı.

Bölgesinde askeri gücü ile korku saldı. Savaş taktikleri ve askeri disiplini sayesinde Çin İmparatorluğu'nu ve çevre kavimlerle yaptığı savaşları kazandı. Ordusu savaş zamanında toplanan sivillerden oluşmuyordu. Onun yerine sürekli eğitimli ve savaşa hazır halde bulunan profesyonel askerlerden oluşmaktaydı. Hakim olduğu bölgelerdeki geniş tahıl ve yiyecek kaynakları ile ordusunu ayakta tutabiliyordu.

Mete, MÖ 174 yılında öldüğünde, birçok kavimleri çatısı altında birleştiren büyük bir imparatorluk geriye bıraktı. Bu imparatorluk yaklaşık 18 milyon km2 büyüklüğe sahipti. İmparatorluğunun sınırları doğudan batıya Japon Denizi'nden İdil Nehrine ve kuzeyden güneye Sibirya'dan Tibet ve Keşmir'e uzanıyordu. Hunların karşılarında bulunan tek düzenli ve güçlü kuvvet olan Çin ordusunun, iç karışıklıklar nedeniyle idari zaafiyet içinde olması Mete'nin devletini kolayca büyütmesine sebep gösterilir.

Kültüre yaptığı etkiler

Yaygın kitle eğlence sektöründe Çin efsanelerinde geçen acımasız ve disiplinli komutan olarak tasvir edilen karakterlere, Modu, Şanyu gibi Mete'nin isimleri verilmiş ve bu yapıtlara Mete'nin Çin kaynaklarında geçen hayat hikâyesinden kesitler aktarılmıştır.

Oğuz Kağan Destanı

Türk destanlarında Çin ve Hindistan fetihlerinde söz edilen Oğuz Kağan'ın Mete olduğu sanılmaktadır. Destanda anlatılan Oğuz Kağan ile Mete'nin hayat hikâyesinde birçok benzerlikler bulunmaktadır. Hayat hikâyesinin Oğuz Kağan efsanesinin tarihi temelini oluşturduğuna inanılır.

Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluşu

Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihi 1363 yılı olarak kabul edilmekteydi. Nihal Atsız 1963 ve 1973'te Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihinin Mete'nin tahta geçtiği MÖ 209 olması gerektiğini yazmıştır.[ Atsız'ın görüşlerini benimseyen Yılmaz Öztuna da 1968'de Cemal Tural'a Türk Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihinin MÖ 209 olması teklifini yaptı. Sonraları, T.K.K kuruluş tarihi MÖ 209 olarak değiştirildi.

Mulan çizgi filmi

Çin halk destanlarında Hunlara karşı yapılan savaşa katıldığı sanılan Hua Mulan adlı kadın karakterinden esinlenen Disney'in Mulan çizgi filminde Çin Seddi'ni aşarak Han Hanedanı'na saldıran "acımasız" Hun reisi "Şan-Yu"'nun motifi Mete'den alınmıştır.

* Teoman

Teoman, (Toman; taht MÖ 220 - MÖ 209), Asya Hun İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Hun devlet adamı Tuvu Tanhu'nun (Tuvu Bey) oğlu  ve Mete'nin babası. MÖ 3. yüzyıl dolaylarında yaşayan Teoman, bilinen ilk Hun (Hiung-nu) hükümdarıdır. İlk eşi Ay Kaan, Mete'nin annesidir.Oğuz Han'ın babası Kara Han ile aynı kişi olduğu düşünülmektedir.

İlk dönemlerde Türk hükümdarlarına Yabgu da deniyordu, bu yüzden bazen "Teoman Yabgu" veya "Tuman Yabgu" da denirdi.Teoman Türk boyları dahil olmak üzere çeşitli gruplar arasında birliği sağlayarak, merkezi bir yönetim kurmuş ve böylece MÖ 220 yılında ilk Tanhu olarak iş başına geçmiştir.

Türk boyları o zamana kadar en yakınlarındaki Çin İmparatorluğuna birçok akın gerçekleştirmişti. Her ne kadar bu akınlar Çinliler için tehdit oluştursa da, göçebe boyları hiçbir zaman birlikte hareket etmedikleri için büyük bir Hun akını olmamıştı. Teoman, boyları birleştirince en başta Çin olmak üzere o dönemde Orta Asya'daki birçok farklı grubu ve topluluğu korkuttu.

Teoman'ın büyük oğlu olan Mete, veliahtı sayılıyordu. Yine de Teoman, başka bir karısına olan bağlılığı yüzünden Mete yerine, bu karısından olan oğlunu veliaht yapmak istedi. Mete'ye tanhuluğu vermemek için çeşitli tedbirler aldı ve diğer oğlunu tahta çıkarmak için uğraştı. Tüm bunlar Mete'nin ondan nefret etmesine neden oldu ve Mete tahtı babasından almak ve babası ile eşinden öç almak için bir ordu topladı. Mete 10.000 kişilik ordusu ile babasının üstüne yürüdü, Teoman'ı, Teoman'ın eşini ve bu eşinden olan veliahtı yapmak istediği oğlunu öldürdü (MÖ 209).


0 Yorum:

Yorum Gönder

Türkiye Şehirleri Türkiye Coğrafyası Dünya Şehirleri Dünya Coğrafyası Ülkeler



  • Blog Yazıları


    Email
    KISA KISA
    X



    Folower Button

    Takipçiler

    Company Info | Contact Us | Privacy policy | Term of use | Widget | Advertise with Us | Site map
    Copyright © 2020. merhancag . All Rights Reserved.

    Bilgi Mesajı

    Duvarı Aşamıyorsan Kapı Aç

    Kıssadan hisse Kısa Kısa'da sizi bekliyor...

    facebook sayfamızı takip edebilirsiniz!