Çaka Bey veya Çağa Bey (Yunanca: Τζαχάς - Cahas; ö. 1092), Selçuklu komutanı ve denizcisidir. 1071'deki Malazgirt Meydan Muharebesi'nin ardından Selçukluların Anadolu coğrafyasına yayıldıkları dönemde Smirni merkezli bağımsız bir beylik kurmuştur. Türk tarihinin ilk donanmasını oluşturduğu için tarihteki ilk Türk amirali olarak kabul edilmektedir.
Beylik öncesi dönem
1071 yılında Büyük Selçuklu Devleti ile Bizans İmparatorluğu arasında yapılan Malazgirt Meydan Muharebesi sonrasında Bizans İmparatoru Romen Diyojen esir düşmüş, Anadolu'da Türkmen boyları tarafından kurulan beylikler ortaya çıkmıştı. 1080 yılında, Sivas merkezli olarak kurulan Dânişmendliler Beyliği'nin kurucusu Dânişmend Gazi'ye bağlı bir bey olarak, Batı'daki Bizans topraklarına düzenlenen akınlara katılan Oğuzların Çavuldur boyuna mensup Çaka Bey, 1078 yılı civarındaki akınların birinde Bizans'a esir düştü. Başkent Konstantinopolis'e götürülmesini takiben İmparator III. Nikiforos'un dikkatini çekerek saraya alındı ve kendisine protonobilissimus unvanı verildi. Burada Yunanca da öğrenerek diğer bazı Türk esirler gibi sarayda iyi mevkilere yükseldi. 1081 yılında tahta İmparator I. Aleksios geçince kendisine verilen unvan ve ayrıcalıklar geri alındı ve saraydan ayrılarak Anadolu'daki Türkmenlerin arasına döndü.
Beyliğin kurulması ve gelişimi
Gücünü artırdıktan sonra kendisine imparator unvanı veren ve Bizans İmparatorluğu'nun başkenti Konstantinopolis'i kuşatma amacı güden Çaka Bey; bu doğrultuda, imparatorluğun doğusunda yer alan Türk boyu Peçenekler ile temasa geçti. Öte yandan bir başka Türk boyu Kıpçaklar ile anlaşan İmparator I. Aleksios, 29 Nisan 1091 tarihinde, kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere Peçenekleri kılıçtan geçirdi ve bu tehlikeyi ortadan kaldırdı. Hemen sonrasında ise Nicaea'da tahta geçen Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan ile ilişki kurdu. Diğer taraftan Çaka Bey de kızını I. Kılıç Arslan ile evlendirmişti.
1092 yılında I. Aleksios, Konstantinos Dalassenos yönetimindeki donanma ile İoannis Dukas komutasındaki kara ordusunu Çaka Bey'in üzerine gönderdi. Bizans kuvvetleri Çaka Bey'in kardeşi Yalvaç'ın yönetimindeki Lesbos'u kuşatırken; Çaka Bey ise donanmasıyla birlikte ada açıklarında mevzilenmişti. Üç ay kadar süren mücadeleler sonrasında Çaka Bey, Smirni'ye serbest dönebilme şartıyla adayı terk etti. Hemen ardından Bizans donanması Samos'u da geri alarak Konstantinopolis'e döndü. Bir müddet sonra, Bizans donanmasının Girit ve Kıbrıs'taki isyanlarla uğraşmasını fırsat bilen Çaka Bey, Ege adaları üzerinde yeniden hakimiyet kurdu ve Çanakkale Boğazı'da kadar Batı Anadolu'yu kontrolü altına aldı. Aynı yıl içerisinde Adramytteion'u ele geçirmesinin ardından, Abidos'u kuşattı. Bunun üzerine I. Aleksios, Çaka Bey'in hem Bizans hem de Selçuklular için bir tehlike olduğunu savunarak I. Kılıç Arslan ile Çaka Bey'e karşı bir ittifak kurdu. Abidos kuşatması esnasında Bizans donanması denizden, Selçuklu ordusu ise karadan Çaka Bey'e karşı harekete geçti. İki devlet arasındaki ittifaktan haberi olmayan Çaka Bey, I. Kılıç Arslan ile bir görüşme talep etti. Kendisini merasimle karşılayan I. Kılıç Arslan, verilen ziyafet sırasında kılıcını çekerek Çaka Bey'i öldürdü.
Ölümü sonrası
Çaka Bey'in ölümünün ardından I Aleksios, I. Kılıç Arslan'ı Nicaea'dan çıkarmak ve olası Türk saldırılarını püskürtmek için Avrupa'daki Hristiyan devletleri harekete geçirdi ve Birinci Haçlı Seferi'nin başlamasını sağladı. 1097 yılında şehri ele geçiren Haçlılar, burayı Bizans'a teslim etti. Anadolu'nun içlerine doğru ilerleyen Haçlılar Dorlion'da yapılan muharebede Selçukluları mağlup ederken, Smirni'ye saldıran Bizans kuvvetleri de şehri karadan ve denizden kuşattı. Buradaki Türk kumandan şehri teslim etmesine rağmen, 1097 yazında 10.000 kadar Türk kılıçtan geçirildi. Bir başka Türk beyi Tanrıvermiş'in elinde bulunan Ephesos'u da teslim alan Bizans ordusu, esir edilen yaklaşık 2.000 Türk'ü adalara dağıttı.
Çaka Bey'in Türkmenleri ise önce Polybotum, sonrasında ise Filadelfiya civarına çekildi. Filadelfiya'nın da Bizans tarafından alınmasının ardından ise bu Türkmenler daha da doğuya, Gerede civarına kadar geriledi.
Mirası
İzmir ilinin Çeşme ilçesine bağlı Çakabey Mahallesi, adını Çaka Bey'den almaktadır. 2008 yılında, yine İzmir'in Çeşme ilçesine bağlı İnönü mahallesine, Çeşme Belediyesi ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığınca Çaka Bey'in büstünün de yer aldığı bir anıt dikildi. 600 metrekare alan üzerine yapılan anıt; biri 20 metre, diğeri 17 metre yüksekliğinde iki yelken figürünün arasında yerleştirilen, 3,5 metrelik kaide üstünde 2 metrelik Çaka Bey büstünden oluşmaktadır. İstanbul'un Beşiktaş ilçesindeki İstanbul Deniz Müzesi'nda Çaka Bey'in bir büstü sergilenmekte olup, müze içerisinde bulunan sergi salonu da Çaka Bey'in ismini taşımaktadır. Mersin Deniz Müzesi'nde de Çaka Bay'in bir büstü yer alır. Öte yandan Aydın'ın Kuşadası ilçesi, İstanbul'un Kartal ilçesi, İzmir'in Buca ilçesi ve Kocaeli'nin Derince ilçesinde Çaka Bey'in adını taşıyan birer ilköğretim okulu, Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde Çaka Bey'in adını taşıyan Gölcük Çakabey Anadolu Lisesi ile İzmir'in Çiğli ilçesinde Özel Çakabey Okulları bulunmaktadır. İstanbul Deniz Otobüsleri filosunda yer alan deniz otobüslerinden biri ile İZDENİZ'in vapur filosuna 2014 yılında katılan bir vapura da Çaka Bey'in ismi verilmiştir.
1976'da, Yavuz Bahadıroğlu'nun yazdığı ve Çaka Bey'in hayatını romanlaştırdığı Çaka Bey adlı kitabı piyasaya sürüldü. 2005'te ise Mehmet Dikici'nin aynı adlı bir romanı, Akçağ Yayınları'ndan yayımlandı.
0 Yorum:
Yorum Gönder