Güzel Bir Hafta Sonu Dileriz

Kısa Kısa'da yeni bir Hikaye

Yolunacak Kaz?..

Sağlıcakla Kalın

×

















SON YAZILAR :
Loading...


11 Mart 2021

Dinler Tarihi

Dinler tarihi, dinleri benzer ve farklı yönleri ile karşılaştırmalı olarak inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilim dalının temelinde karşılaştırma, tarih ve din olmak üzere üç olgu bulunmaktadır. Bunlardan karşılaştırma kelimesi bu bilim dalının genel metodunu belirtir. Tarih kelimesi bu bilimin bir tarih bilimi olduğunu, din ise bu bilimin konusunun din olduğunu ifade eder. İnsan hayatında özel bir yere sahip olan dinleri konu edinen tarih branşına da karşılaştırmalı dinler tarihi veya sadece dinler tarihi denir.

Din bilimleri, dinlere inceleme konusu bir nesne olarak yaklaşan bilim dallarından oluşan gruba verilen bir isimdir. Dinlerin savunmasını yapan bilimlereyse ilahiyat bilimleri denir. Bu bakımdan din bilimleri ile ilahiyat bilimlerini birbirine karıştırılmamalıdır. Din bilimleri, yeryüzünde var olmuş bütün dinleri doğuşundan gelişmesine ve yok olmasına kadar her yönüyle inceleme konusu yapar. Dinlerin kaynakları, inanç, ibadet ve ahlak sistemleri, kurumlarının oluşum süreçleri gibi bütün şekil ve tezahürler din bilimlerinin ilgi alanına girer. Ayrıca dinî değerler, tecrübeler, idealler, beklentiler, hisler, tavırlar, hayat ile din arasındaki bütün kompleks münasebetler, din ile bilim, edebiyat, felsefe, sanat, siyaset ve ahlak arasındaki ilişkiler, dinler arası karşılıklı tesirler hatta ateizm gibi bütün hususlar din bilimlerinin inceleme alanına girmektedir. Bu kadar geniş bir inceleme alanını, din bilimleri içinde yer alan alt bilim dalları kendi aralarında paylaşmış bulunmaktadır. Dinler tarihi de bu bilim dallarından biridir.

Tarihin ilk Tapınaklarından Göbeklitepe


Konusu ve metodu

Dinler tarihi, tarih boyunca yeryüzünde var olmuş bütün dinleri tarafsız olarak karşılaştırmalı bir şekilde inceleme konusu yapan bir bilim dalıdır. Bu bakımdan, herhangi bir dinin savunmasını yapan ilahiyat bilimlerinden ayrılır. Bu bilim dalı, bütün dinleri aynı kategoride değerlendirir; dinleri üstünlük, gelişmişlik, doğruluk ve yanlışlık bakımından değerlendirmeye tabi tutmaz. Onları belli bir kalıba sokmaya çalışmadan oldukları gibi inceler. Birden fazla dini inceleme konusu yaptığı için bu bilim dalı İslam tarihi, Hristiyanlık tarihi gibi sadece bir dinin tarihini inceleme konusu yapan bilim dallarından da ayrılır.

Her disiplinin belli bir özel konusu vardır. Dinler tarihinin konusu da yeryüzünde var olmuş bütün dinlerdir. Beşeri kültürün çeşitli halkalarında uzun zaman yaşamış ve daha sonra çeşitli nedenlerle ortadan kalkmış dinler de dahil olmak üzere bugün yeryüzünde yaşamakta olan bütün dinleri inceleme konusu yapar. Bu incelemede dinlerin doğuşlarını, gelişmelerini, birbirleriyle etkileşimlerini, karşılaştırmalı tarihlerini, inanç, ibadet ve ahlak sistemlerini, dinî kurumlarını, kültlerini ve mezheplerini ele alır.

Dinler tarihinin temel metodu, tarihî-karşılaştırmalı metottur. Dinler tarihi dinlerin doğuşu, gelişmesi, yok olması gibi konularda tarihî-karşılaştırmalı metoda baş vurur. Bu bilim dalı, felsefe gibi zihinsel kurgularla dinî olguları yorumlamaya kalkışmaz. Malzemesini daima tarihten, yaşanan, tecrübe edilen hayattan alır. Tarihî-karşılaştırmalı metodu kullanarak bir dinin veya dinlerdeki bir fenomenin nasıl ortaya çıkıp şekillendiğini ortaya koyar. Örneğin Hristiyanlıktaki teslis inancının oluşumunun tarihî sürecini Hristiyanlığın irtibatta bulunduğu diğer dinlerdeki tanrı anlayışıyla karşılaştırarak ortaya koyar. Bu tarihî-karşılaştırma metodunun dışında fenomenoloji ve yorumsamacılık metotlarını da kullanır. Tarihî-karşılaştırmalı metotla derleyip yapısını oluşturduğu olguları fenomenolojik metotla tasnif edip sınıflandırır. Daha sonra yorumsamacı metoda başvurarak bu fenomenlerin yapısını anlayıp yorumlamaya çalışır. Dinler tarihi, bu işlemler esnasında başka bilimlerin metotlarını da kullanır. Filoloji, antropoloji, etnoloji, arkeoloji, mitoloji, sosyoloji ve psikoloji bilimlerinin verilerinden faydalanır. Özellikle filoloji, dinî metinlerin analizinde, anlaşılmasında ve sınıflandırılmasında dinler tarihine önemli katkılarda bulunur.

İlkel Dinler

İlk insanlar doğayı açıklayamadıkları için doğayı ve hayvanları Tanrı olarak kabul etmiştir. Ayrıca doğa şartların korunmak için şamanizmin temellerini atmışlardır. MÖ 10.000 yılında tarihin ilk tapınağı olan Göbekli Tepe inşa edildi. Göbekli Tepe’de ilk kez ölüleri gömme gelenekleri uygulanmıştır. Sonraları yerleşik hayata geçmeye başlamasıyla insanlık karmaşık din sistemlerini benimsedi. Yerleşik hayata geçilmesi ile boş zamana erişim olduğundan Ruhban sınıfı ortaya çıktı.

Antik Mezopotamya ve Mısır Dinleri

Antik Mezopotamya

Mezopotamya birçok dinin ortaya çıktığı bölgedir. Bugün modern dinlerde bile olan Tufan ve Cenneten kovulma hikâyeleri ilk defa Sümer metinlerinde geçmektedir. Sümer medeniyeti Ziggurat denen tapınakları yapmışlardır. Ayrıca Sümer medeniyetinden tanrılar ve insanlar arasında gidip gelen bir denge değişimi vardır. Sümer mitleri sonraki birçok uygarlığı etkilemiştiler. Babil medeniyeti tarafından anlatın Babil kulesi efsanesi dillerin oluşumunu açıklayan bir mittir. Asurluların dinlerine göre, bir savaş kaybedince dünyanın çökçeği ile ilgilidir. Mezopotamya İbrahimî dinler için önemli olan İbrahim peygamberin yaşadığı coğrafyadır.

Musevilik

Musevilik inancına göre Musevilik dini peygamber Musa tarafından Yehova aracılığı ile aktarılan on emir ile bildirilmiştir. Musevilik, etrafta pagan dinleri doluyken nadir rastlanan bir tek tanrılı dindi. Museviliğin kutsal kitabı Eski Ahitt’tir. Hristiyanlar da Eski Ahit'i kutsal sayarken Müslümanlar sadece Tevrat ve Zebur'u kutsal sayar. Musevilik birçok tek tanrılı dinde dekutsal sayılan bir dindir. Museviler antik çağlarda Antik İsrail gibi devletlerin resmî dini olmuştur. Roma döneminde imparatorları tanrı saymadıkları için katliamlara uğramışlardır ve Avrupa’nın dört bir yanına dağıtılmışlardır. Orta Çağda bir Türk devleti olan Hazar Kağanlığı varlığını sürdürebilmek için Museviliği resmî dini yapmıştır. 20. yüzyılda kurulan İsrail devletinin de resmî dini olmuştur.

Antik Mısır

Antik Mısır’ın dinlerini bulunduğu coğrafya etkilemiştir. Antik Mısır izole bir coğrafyada olduğu için dinleri ne dışarıdan çok fazla etkilenmiştir ne de çok fazla etkilemiştir. Eski Krallık döneminde baş tanrı olarak Ra seçilmiştir. Orta Krallık döneminde Ra rahiplerinin güçlenmesi ile birlikte Amon baş tanrı yapılıp Ra rahiplerinin gücü kırılmıştır. Yeni Krallık döneminde Amon ve Ra birleşerek Amon-Ra’yı oluşturmuştur ayrıca Amon rahiplerinin güçlenmesi üzerine Amon rahiplerinin gücünü kırmak için Akhenaton, Aten’i tek tanrı olarak benimsenmiştir ama bu benimseme sadece Akhenaton Dönemi ile sınırlı kalmıştır. Antik Mısır’da kediler ,hamam böcekleri ve firavunlar tanrı sayılmıştır. Firavunlar Tanrı Horus’un yeniden dünyaya gelişi olarak tanımlanmıştır. Yine Amon rahiplerinin güçlenmesi üzerine II. Ramses, kendisi Tanrı olduğundan, kendisinin en iyi kararı vereceğini söylemiş ve Amon rahiplerinin gücünü kırmıştır. Mısırlılar ölümden sonrasını çok kafaya takmışlardı. Mısır’da öldükten sonra batıya gideceğini düşünürlerdi. Firavunlar öldükten sonra Tanrı olacağından dolayı insanlarda firavun öldükten sonra doğalarını kabul etsin diye Piramitleri inşa ettiler. Helenistik dönemde Mısır dini Yunan mitolojisinin etkisinde kaldı.

Hint Yarımadası Kökenli Dinler

Hinduizm

Hinduizmin nasıl ve kim tarafından ortaya çıktığı bilinmemektedir. Kutsal kitapları Veda metinleridir. Reankarnasyon inancının bulunduğu bir din olan Hinduizme göre insan öldükten sonra günahları ve iyiliklerine göre yeni bir bedende tekrar doğar. Bu dinde inekler kutsaldır. Hinduizmde kast sistemi vardır. İslam’ın Hindistan’a gelmesi ile İslam’ın etkisinde kalmıştır. Günümüzde en çok inanılan üçüncü dindir.

Budizm

Budizm esasında Buda’nın oluşturduğu bir felsefe olup amacı uyanışa ermektir. Buda, acıları anlamak için yola çıkıp ustalardan ders almış, en sonunda ise aydınlanmanın denge ile olacağına karar vermiştir. Budizm sonraları İpek yolu ile yayılmıştır. Bir Türk devleti olan Uygurlar tarafından benimsenip yapılan seferler sonucu Çin’e yayılmıştır. Japonlar ise Budizmi Çin aracılığıyla öğrenmiştir.

Sihizm

Sihizm Guru Nanak Dev tarafından oluşturulmuş tek tanrılı bir dindir. Kutsal kitabı Guru Grand Sabi’dir. 16. yüzyılda ortaya çıkmış olan bu inancın günümüzde 23 milyon inananı vardır.

Mezoamerikan Dinleri

Mezoamerikan inançları çok tanrılı dinlerdi. Mezoamerikan inançlarının törenleri genellikle kanlı olurdu. Özellikle Aztek törenlerinde tanrıları yatıştırmak için insan kurban törenleri gerçekleştirerek tanrıları memnun ettiklerine inanırlardı. Maya medeniyeti ise futbolun ilkel bir versiyonunu oynayarak kazanan takımı ödül olarak öldürürlerdi. Maya inançların takvim döngüleri olurdu bu döngüler bitince bir tanrının yer yüzüne geldiğine inanırlardı. Aztek medeniyetinin sonu inançlarından dolayı olmuştur. Aztek kralı Muntezama, Cortez adında bir İspanyol’un mitlerinde geçen barış getirecek tanrı olduğunu iddia etti ama tam tersine ölüm getirdi.

Uzakdoğu Dinleri

Taozm ve Konfüçyusluk Çin kökenli dinlerdir. Bu iki dinde Zhou hanedanlığı döneminde çıkmıştır. Taoizm sonraları japonları etkilemiştir. Çin kökenli dinlere göre İmparatorlar gökler tarafından seçilirmiş. Çin kökenli dinler reenkarnasyona inanırlardı. Japonya kökenli din olan Şintoizm, animizime benzer. Şintoizm doğaya saygıyı emreder ve her şeyin ruhu olduğuna inanılır. Baş tanrısı Amateresu’dur. Ayrıca bu dinde bol keseden şeytan bulunurdu. 2. Dünya savaşı sırasında milliyetçiliğin artması ile birlikte Japonya’da Şintoizm’e inan sayısı arttı. 2. Dünya savaşından sonra bu din düşüş yaşadı ama buna rağmen günümüzde en çok inanılan 10. Din.

Hristiyanlık Öncesi Avrupa’daki Dinler

Keltler Avrupa’nın çoğunu kaplıyorlardı tabiki kendileri ile birlikte dinleride yayılıyordu. Keltlerin dini inançları hakkında pekte fazla bilgimiz yok çünkü uzun süre boyunca yazıyı kullanmayıp sözlü bir şekilde aktarmışlardır. Dinleri ile ilgili yazılı kaynakları Roma gibi diğer medeniyetler tutmuştur. Avrupa’nın kuzeyinde ise cermen dinleri yaygındı. Pelaponezya bölgesinde çıkan Helenzm Yunan şehirlerinin resmî dini olmuştur. Sonraları Helenizm, Roma’nın resmî dini olup değişime uğramıştır. Roma sayesinde Helenizm çok geniş bir coğrafyaya yayıldı.

Hristiyanlık Tarihi

Hristiyanlık İsa Mesih tarafından bildirilmiştir. İsa Mesih ile ilgili dinlerin ve tarihçilerin görüşü farklıdır.

İsa Mesih, Hristiyanlığa göre Tanrı’nın oğlu, İslam’a göre bir peygamber, Musevilere göre zındık ve tarihçilere göre ise bir filozof. İsa Mesih çarmıha gerildikten sonra Aziz Petrus İncili mektuplar ile tamamladı. Hristiyanlar, Museviler gibi imparatorları Tanrı olarak benimsemedikleri için işkenceye uğradılar. Tarihçiler Hristiyanlık yayılırken Ortadoks mezhebine yakın olduğunu söylerler. I. Konstantin döneminde Milano fermanı ile birlikte Hristiyanlar dinlerini özgürce yaşama hakkı elde ettiler. I. Konstantin tarafından toplanan İznik konsülü ile İncil tamamlandı. Kavimler göçü ile birlikte Cermen kavimleri Avrupa’nın dört bir yanına yayıldı. Cermen kavimleri sonraları Hristiyanlığa benimsedi. Doğu ve Batı kiliseleri ise kültürel farklılıklardan oluştu. Bu farklılık 13. Yüzyılda IV. Haçlı seferi ile birlikte en zirveyi tırmanmıştır. Batı Kilisesi Katolik krallar üzerinde çok büyük bir güç kurmuştu. Krallar, Papalık izin vermediği sürece taç giyemez ya da Papalık

isterse kralı tahtan indire bilir. Ayrıca Papalık bilimi, sanat, gündelik hayatı kısacası her şeyi tekelinde bulunduruyordu. Doğu Kilisesi ise Bizans İmparatorluğu ile birlikte hareket ediyordu. Sonraları Papalık, Fransa’ya taşındı ardından Hizdipçilik dönemi yaşandı sonunda yeniden tek bir Papa seçildi. 1453 yılında Konstantininapolis’in Türklerin eline geçince Ortadoks Kilisesi Osmanlı kontrolünde girdi. 16. Yüzyılda Reform hareketleri ile Hristiyanlık’ı düzeltmeye çalıştı. Coğrafi keşifler sayesinde Hristiyanlık yayıldı. Günümüzde 2 milyar inananı ile en çok inanılan dindir.

İslam Tarihi

İslam dini peygamber Hz.Muhammet tarafından bildirilmiştir. İslam inancına göre Allah tarafından Cebrail aracılığı ile Kuran-ı Kerim indirilmiştir. Kutsal kenti Mekke’dir. Hz.Muhammet öldükten sonra Halife seçimi yaptılar. Seçim ile Halifelerin seçildiği döneme Dört Halife dönemi dendi. Bu dönemde İslam Orta Asya’dan Libya’ya kadar genişlemişti. Halife Ali döneminde Muaviye halifelik iddiasında bulunmuş ve bunun sonucunda iç savaş çıkmıştır, Ali’yi destekleyenler Şii Muaviye’yi destekleyenler Sünni kimseyi desteklemeyenler ise Harici olmuştur. Ali’nin Hariciler tarafından öldürülmesinden sonra Muaviye Halife olup Emmevi hanedanlığını kurdu. Emmeviler döneminde İslam Çin’den İber yarımadasına kadar yayıldı. Abbasi hanedanlığının isyanı ile Emmeviler yıkılıp Abbasiler halifeliği eline aldı. Emmevi hanedanlığı çoluk çocuk demeden katledildi. Hanedanlıktan tek bir kişi kurtuldu ve bu kurtulan kişi Endülüs Emevi Devletini kurdu. Abbasiler döneminde İslam dünyası bölündü ayrıca bu dönemde İslam’ın altın çağı yaşandı. Hindistan’dandan Endülüs’e kadar bilimsel çalışmalar yapılıp tıp, felsefe, teoloji, matematik, astronomi, İslam hukuku gibi geniş bir yelpazede çalışmalar yapılıyordu. Türklerin Kudüs’ü alması ile birlikte Haçlı seferleri başladı. Hülagu Han’nın Bağdat seferi ile Abbasi hanedanlığı yıkılıp halifelik Memlükler’in eline geçmiştir. Yavuz Sultan Selim ile birlikte halifelik Osmanlı’ya geçti. Osmanlı döneminde İslam bilimsel çalışmalarda geri kaldı. 1. Dünya savaşından sonra İslam ülkeleri sömürgeleştirildi. 2. Dünya savaşından sonra bağımsızlıklarını kazandılar. Günümüzde 1,5 milyar ile en çok inanılan 2. Din.

16.-21. Yüzyıllar Arası Dinler

16. Yüzyılda başlayan Bilimsel hareketler bilimin ve felsefenin kilisenin tekelinden çıkmasını sağladı. Yeni keşfedilen kıtalar ve astronomik gözlemler sonucunda kilisenin her şeyi bildiği iddiası boşa çıktı. İslam, Batı’nın bilimsel hareketlerine ayak uyduramadığı için geri kaldı. Hristiyanlık misyonerlikleri sonucunda Mezoamerikan dinleri yok oldu. Hindistan sömürge dönemde bazı tarikatların gerçekleştirdiği vahşi törenlere son verildi. 20. Yüzyılda Papalık bilimin haklı olduğunu kabul etti. Günümüzde dini inançlar Avrupa’da düşüş yaşamakta. Afrika’da ise yükselişte. Uzakdoğu dinlere karşı sert bir yaptırım uygulamakta. İslam en hızlı yükselen din.

Masonların Tarihi

Masonlar’ın amacı dini saygı oluşturup Tanrıyı anlamaktır. İlk başta sadece taş ustalarının bir organizasyonuydu. Papalık için kilise inşa ettiklerinden Papalık gizli toplantı yapmalarına izin verdi. İlk Mason locası İngiltere’de kuruldu. Sonrasında tüm Dünya’ya yayıldılar. Reform hareketleri ve Amerikan bağımsızlık savaşı gibi olaylara yardım ettiler.

Kudüs Tarihi

Kudüs 3 tane dinin kutsal kenti. Bu dinler Musevilik, Hristiyanlık ve İslam. Kudüs Kral Davud tarafından alınıp İsrail Krallığına katılmıştır. Kral Süleyman tarafından Kudüs’te ilk Musevi tapınağı olan Süleyman mabedi inşa edildi. Sonraları bu kent Asurlular, Babiller, Persler, Makedon İmparatorluğu kontrolüne geçmiştir. En son Roma kontrolüne geçtiğinde. Roma döneminde Helenizm’in kutsal kenti oldu. İsa Mesih Kudüs’te Doğuş Kilisesinde doğdu. İsa Mesih Kudüs’te çarmıha gerildiği Hristiyanlar için kutsaldır. Roma ikiye bölündükten sonra Kudüs Bizans kontrolüne geçti. Muhammet peygamber Kudüs’te Allah’ın yanına çıktığı için Kudüs, İslam için kutsaldır. Halife Ömer döneminde Kudüs Arapların kontrolüne geçti. Kudüs Türk kontrolüne geçtikten sonra Haçlı seferleri başlatıldı. Sonrasında yeniden Türk kontrolüne geçti. 1. Dünya savaşından sonra Birleşik Krallık kontrolüne geçti. Birleşik Krallık çekildikten sonra Araplar ve Yahudiler arasında bir soruna neden oldu.

0 Yorum:

Yorum Gönder

Türkiye Şehirleri Türkiye Coğrafyası Dünya Şehirleri Dünya Coğrafyası Ülkeler



  • Blog Yazıları


    Email
    KISA KISA
    X



    Folower Button

    Takipçiler

    Company Info | Contact Us | Privacy policy | Term of use | Widget | Advertise with Us | Site map
    Copyright © 2020. merhancag . All Rights Reserved.

    Bilgi Mesajı

    Duvarı Aşamıyorsan Kapı Aç

    Kıssadan hisse Kısa Kısa'da sizi bekliyor...

    facebook sayfamızı takip edebilirsiniz!